Çöple Isıttı, Lifle Üretti.. Şimdi Avrupa’ya Satıyor! Çöple Isıttı, Lifle Üretti.. Şimdi Avrupa’ya Satıyor!
Çanakkale İl Emek Bürosu adı verilen komisyonda Çanakkale’de faaliyet gösteren iş ve işçi sendikaları ile meslek örgütleri CHP İl Yönetimi başkanlığında bir ara geldiler. Covid-19 salgını nedenin Çanakkale ekonomisine etkilerinin derlendiği komisyon raporunun hedefinde Çanakkale’nin köklü sanayi kuruluşlarından Dardanel vardı. “DARDANEL’DE VAHŞİ KAPİTALİZMİN EN BARBAR UYGULAMALARINDAN..” Fabrikalarında Corona Virüs taşıyan işçilerin tespit edilmesi sonrasında karantinaya alınması gereken işçileri ‘Kapalı Devre Çalışma Sistemi’ adı verilen izinle çalıştırılmaya devam edilmişti. Karantina süresince işçiler özel bir yurda götürülüp, mesai saatleri geldiğinde de Dardanel fabrikalarında mesai yaptırılmıştı. Kamuoyunda tepki çeken olayla ilgili olarak Çanakkale İl Emek Bürosu yaptığı açıklamada; “Kentimiz emekçilerinin sorunları Türkiye İşçi Sınıfının genel sorunlarından bağımsız değildi. Fakat yine de kentimize dair kimi özgünlükler bu raporu hazırlarken karşılaştığımız sorunları ve bunların çözümüne dair önerilerimizi daha yerel bir ölçekte ele almamızı zorunlu kıldı. Çünkü Covid-19 sürecinde kentimizde salgından etkilenen kamu emekçilerinden, maaş ve tazminatlarının ödenmemesi dolayısıyla kendilerini madene kilitleyen maden işçilerine, Dardanel Önentaş Fabrikası’nda vahşi kapitalizmin en barbar uygulamalarından kapalı devre çalışma garabetiyle hayatları hiçe sayılan emekçilerden, etnik kimlikleri dolayısıyla yine adı anılan fabrikada işe alım konusunda etnik ayrımcılığa maruz kalan kentimizin asli unsurlarından roman vatandaşlarımıza kadar bir dizi sıcak gündem önümüzde duruyordu. Kentimiz böylesine zorlu bir döneme eşlik eden bu yoğun emek saldırılarının örgütlü mücadele ile nasıl ters yüz edileceğine dairde bize önemli dersler verdi. Bir kez daha gördük ki işçi sınıfı varsa umutta var” denildi. DARDANEL’DE ROMAN İŞÇİLERE YAPILANLAR.. Çanakkale İl Emek Komisyonunun raporuna Dardanel A.Ş ikinci kez yer aldı. Raporu hazırlayan komisyon Dardanel A.Ş ve yönetimi hakkında Etnisite ayrımcılığı yaptığı iddiasını gündeme taşıdılar. Açıklamada; “Yoksulluk ve sosyal dışlanma Çanakkale’ye hiç uzak değil. Kentimizin en eski yerleşim yeri olan ve roman yurttaşlarımızın yaşadığı Fevzipaşa Mahallesi’nde bulunan 471 hanenin yalnızca %31'i düzenli bir gelire sahiptir. Geliri düzenli olmayan, enformel sektörlerde çalışanların oranı ise %26'dır. İşsiz veya düzenli bir geliri olmayan aile sayısı oranı ise %69'a ulaşmaktadır. Düzenli geliri olsun ya da olmasın çalışan erkeklerin tümü boyacı, seyyar satıcı, hamal, müzisyen ve garson olarak çalışmaktadırlar. Mahallede, kamuda çalışan memur ve işçi yok denecek kadar azdır. Kadınlar çalışma hayatında yer almamaktadırlar. 433 kadının %96'sı ev hanımıdır.” “ROMAN OLDUĞUNUZ İÇİN İŞE ALINMIYORSUNUZ” Dardanel A.Ş’den bazı kadınların roman olduğu, bazılarının ise ten renklerinin koyu olması nedeniyle işe alınmadığı ifadelerinin yer aldığı raporda; “Çalışan çok az sayıdaki kadın ise enformel sektörlerde -temizlikçi, seyyar satıcı gibi- sigortasız olarak çalışmaktadır. Hal böyleyken Çanakkale Merkez İlçe Kepez Beldesi'nde faaliyette bulunan Dardanel Önentaş GIDA Sanayi fabrikası sebze bölümüne işçi alımları ile ilgili süreçte kadınlar arasında etnisite kökenli bir ayrımcılık yaşanmıştır. Taşeron firmalar aracılığı ile Fevzipaşa Mahallesinde yaşamlarını sürdüren Roman kadınlar iş başvurusunda bulunmuştur. İşe başlamak üzere sabahın erken saatlerinde taşeron firma tarafından servis aracı ile alınan kadınlarımız fabrika bahçesine yaklaşık 40 kadın işçi ile birlikte getirilmiştir. Hiçbir şekilde başvuruları alınmadan 6 kadın işçi adayı Fevzipaşa Mahallesinden olduğu için ve 2 kadın işçi adayı ise esmer olmaları dolayısıyla roman olduğu ön kabulüyle hiç bir mülakata tabi tutulmadan, görüşme yapılmadan işe alınmadıkları söylenmiştir. Nedenini soran kadınların aldıkları cevap malumun ilanıdır “Roman olduğunuz için işe alınmıyorsunuz” denilmiştir. Taşeron firma ile konu hakkında görüşme sağlanmış nihayetinde olayın doğruluğu ispatlanmıştır. Ardından fabrikanın İnsan Kaynakları Departmanı ile görüşme sağlanarak kadınlardan ve tüm Roman camiasından özür dilemeleri sağlanmış ve iş başvurusunda bulunanların işe başlamaları sağlanmıştır. Çanakkale İl Emek Bürosu halkların kardeşliğini ilke edinir ve etnik, mezhepsel vb. aidiyetlere yönelik faşizan tavırlara karşı taraf olduğunu beyan eder” ifadeleri yer aldı. EYLÜL 2019’A GÖRE İŞSİZLİK YÜZDE 27 ARTTI! Raporun devamında ise Çanakkale’de Covid-19 salgını ile beraber işsizliğin arttığına da dikkat çekildi; “Covid-19 pandemisinin kentimize olan etkilerinin istatiksel olarak en çarpıcı olanı şüphesiz Çanakkale yerelindeki işsizlik oranının 2019 yılının Eylül ayına göre yaklaşık olarak % 27 oranında artış göstermesi oldu. Bununla beraber kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan ve ücretsiz izne çıkarılan işçilerin istihdama oranı ise % 18,6 olarak belirlendi. Bu istatistiği sağlıklı bir şekilde güncellemek mümkün değil zira sermayeye tanınan; kısa çalışma ödeneği ile personel çalıştırma ve ücretsiz izne çıkarma hakkı ile ücretsiz izne çıkarılan personellerin sayısı gün geçtikçe artmakta ve enflasyon oranlarında yaratılan illüzyonun bir benzeri işsizlik rakamlarında yaratılmaktadır. Çünkü kısa çalışma ödeneği ile çalıştırılanlar ve ücretsiz izne çıkarılan emekçiler işsiz sayılmamaktadır” ÇANAKKALE’DE ZENGİN VE FAKİR ARASINDAKİ UÇURUM BÜYÜYOR! Komisyon raporunda TUİK verilerinden derlediği bilgilerle Çanakkale’de zengin ve fakir kesimler arasındaki gelir adaletsizliğinin arttığına dikkat çekildi. En yüksek gelire sahip yüzde 20’lik kesimin gelirinin en düşük gelire sahip yüzde 20’lik gelirine oranla Çanakkale-Balıkesir bölgesi Türkiye’de ilk 5 içerisinde yer almasına atıf yapılan açıklamada; “Bu rakamlar kentimizde gelir dağılımındaki adaletsizlik sonucunda oluşan açının gitgide arttığını göstermektedir. Sosyal dengenin bozulması ilimizde son dönemlerde artmakta olan suç oranlarının kaynağına dairde veri sunmaktadır. Çanakkale İl Emek Bürosu sosyal demokrasinin evrensel ilkelerinden olan gelir dağılımında adaletin sağlanması gerekliliğini savunarak bu talebin toplumsallaşması adına yapılacak tüm girişimler için üzerine düşeni yapmaya hazırdır” denildi. KENDİLERİNİ MADENE KAPATAN İŞÇİLERİ UNUTMADILAR Yenice ilçesinde maaşlarını alamayan maden işçilerinin kendilerini madenlere kapatıp eylem yapması Türkiye’de gündem olmuştu. Komisyon yaptığı açıklamada; “Yine bu dönemde Yenice ilçesinde faaliyet yürüten NESKO Madenciliğe ait bakır madeninde çalışan 40 maden işçisi, maaşlarının ve tazminatlarının ödenmemesi, sendikalarından ayrılmaya zorlanılması  ve çalışma koşullarının kötülüğü nedeniyle yerin 140 metre altında kendilerini madene kilitleyerek direnişe başladılar. Yeraltında ezilenler bu sefer çektikleri videolarla, taleplerini dile getirdikleri sloganlarla yeryüzüne seslendiler. Bu sese yer üstünde 40 kadar işçi katıldı. Kent kamuoyu ve emek örgütlerinin direnişi sahiplenmesi 8.günde zaferi getirdi. Çanakkale İl Emek Bürosu maden emekçilerinin işçi sınıfı üzerindeki ölü toprağının atıldığı Büyük Madenci Yürüyüşünden bugünlere kadar getirdikleri tüm deneyimleri sahiplenmekte, daha nice zaferlere imza atacak maden işçilerini yoldaşça duygularla selamlamaktadır” ifadelerini kullandı. “İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ ASGARİ KORUMA EKİPMANLARINI SAĞLAYAMADI” İl Emek Komisyonu raporunda Çanakkale’de eğitimde yaşanan sorunlara da dikkat çekerek; “Kentimizde eğitim emekçileri okulların yeniden açılmasını buruk bir sevinçle karşılamıştır. Yüz yüze eğitimin verimlilik noktasında avantajları vardır fakat içinden geçtiğimiz salgın koşulları özellikle belli yaş gruplarında sosyal mesafe kurallarına uymanın olanaksız olduğu ve yoğunluğun yüksek olduğu mekanlar olan okullarımızda gereken koruyucu tedbirlerin sağlanmamış olması bunu bir dezavantaja çevirmiştir. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz okullarımızın asgari ihtiyacı olan koruyucu ekipmanları sağlayamamış sorunların çözümü okul idarelerine bırakılmıştır. Ödeneği olmayan ve okul aile birliği gelirleri ile ayakta durmaya çalışan okullarımızda tablo vahimdir. Okullarımız ve öğrencilerimiz hayırseverlerin bağışlarına bırakılamayacak kadar değerlidir. Bu konuda biran önce gereken adımlar atılmalı yaklaşan bir haftalık ara tatil bu açıkların kapatılması için bir fırsata çevrilmelidir. Çanakkale İl Emek Bürosu veliler tarafından finanse edilen değil merkezi yönetim tarafından tüm ihtiyaçların karşılandığı ve bütün okullarımızın fiziki koşullarının iyileştirildiği bir eğitim öğretim politikasını savunur” denildi. “DÖNÜŞÜMLÜ ÇALIŞMAYA GEÇMEK LÜTUF DEĞİLDİR” Salgın sürecinde bazı kamu kurum ve kuruluşlarının amir müdür düzeyindeki kişilerce personelin mesai saatlerinde yaptığı değişiklikleri lütufmuş gibi gösterdikleri iddia edilen açıklamada; “Hali hazırda fiziki koşulların yetersizliği, personel azlığı, iş yoğunluğu gibi kronik sorunları olan kurumlarımız pandemi döneminde bu sorunları çok daha yakıcı bir şekilde yaşıyorlar. Çünkü tedbir kapsamında esnek ve dönüşümlü çalışmaya geçilmesi kararı altı doldurulmadan alınmış bir karardır. Bunun sağlıklı uygulanabilmesi için yeteri kadar personelin bulunması gerekmektedir. Buna teknik bilgi gerektiren işlerde istihdamı sağlanan personelin birbirini yedekleyebilecek sayıda olması zorunluluğu da eklenince durumun vahameti daha rahat kavranacaktır. Bir başka ifadeyle kamu kurumlarında dönüşümlü çalışmaya geçiyoruz diyenlerle dönüşümlü çalışabilecek personelin istihdamını yapmayanlar aynı kişilerdir. Bunun haricinde dönüşümlü çalışmaya geçmenin kurum amirlerinin personele bir lütfüymüş gibi gösterilmesi ayrı bir garabettir. Kentimizde birçok kamu kurumu dönüşümlü çalışmaya geçmemiştir çünkü kurum amirleri korunaklı odalarında otururlarken covid-19 un bu önlemi almaya değecek önemde olmadığını düşünmektedirler. İl Emek Bürosu olarak açıkça uyarıyoruz. Bu kurumlarda yayılacak bulaşın ve olası can kaybının başat sorumlusu dönüşümlü çalışmaya geçmeye ayak direyen kurum amirleridir. Kendilerini bu yanlıştan dönmeye ve nihayetinde kendilerinin de birer kamu emekçisi olduklarını hatırlamaya çağırıyoruz” ifadeleri yer aldı. SAĞLIK ÇALIŞANLARINA VE TTB’YE TEŞEKKÜR İl Emek Komisyonu açıklamasını ise Covd-19 salgını süresince fedakarca çalışmaya devam eden sağlık çalışanlarına ve TTB’ye teşekkür edildi; “Salgının başından bu yana çok zor şartlarda ve fedakarca hizmet üreten sağlık emekçileri ise adeta kaderleriyle baş başa bırakılmıştır. Covid’e karşı koruyucu tedbirleri geçiyoruz kendilerine grip aşısı dahi tedarik edilememiştir. Talep nettir, meslek hastalığı sayılmak için tüm şartları sağlayan Covid-19 bu kapsama alınmalıdır. Bununla beraber sosyal devletin gerekleri yerine getirilerek tam kapanma sağlanmalı ve sağlık emekçilerinin uyarılarına kulak verilmelidir. Son olarak sağlık emekçilerinin bir yandan salgınla bir yandan da siyasal iktidarın kendi meslek örgütleri üzerinden kopardığı yaygarayla uğraştığını üzülerek takip ediyoruz. Tüm itibarsızlaştırma çabalarına karşın bir meslek örgütü olmanın onuruna yakışır bir tutum alan TTB’ye bir kez daha teşekkür ediyor ve dayanışma içerisinde olduğumuzu yineliyoruz.”

Editör: TE Bilisim