Biga'nın düşman işgalinden kurtuluşunun 103'üncü yıldönümü Biga Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen çelenk töreni ile kutlandı. Törenin ardından Biga Garnizon Şehitliği'nde şehitler adına dua okundu.
Törene Biga Kaymakamı Ercan Kayabaşı, Biga Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Demir, Biga Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve Biga Adalet Komisyonu Başkanı Erman Tecir, siyasi parti ilçe başkanları ve yönetimleri, esnaf odaları başkan ve yönetimleri, Biga Ticaret ve Sanayi Odası, Biga Ticaret Borsası temsilcileri, daire müdürleri ve amirleri, öğretmenler, okul yöneticileri ve öğrenciler katıldılar.
Biga Kaymakamlığı ve Biga Belediyesi çelenklerinin Atatürk Anıtı'na sunulmasıyla başlayan tören; Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla devam etti. Biga Belediye Başkanı Alper Şen ile Biga Kaymakamı Ercan Kayabaşı günün anlam ve önemiyle ilgili konuşmalarını gerçekleştirdiler. Bir öğrencinin şiir okumasının ardından Biga Belediyesi halk oyunları ekibi gösterilerini sundu.
Törende konuşan Biga Belediye Başkanı Alper Şen günün anlam ve önemiyle ilgili gerçekleştirdiği konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"Bugün sadece bir takvime bakmıyoruz. Bugün, yüzyıllık bir hakikatin önünde saygıyla eğiliyoruz. Bugün, Bigamızın teslimiyetin eşiğinden dönerek haysiyetini ve hürriyetini nasıl yeniden kazandığını hatırlıyoruz. Bugün, Biga’nın kalbinde bir tarih yeniden çarpıyor. 18 Eylül 1922… Bu toprakların zincirlerinden sıyrıldığı, küllerinden doğduğu, alnındaki lekeyi tarihe iade ettiği gündür. Biga’nın adı, bir kez daha bağımsızlıkla anılmış; aziz bayrağımız bu topraklarda yeniden dalgalanmıştır. Anadolu’da bir meşale yanmaya başlamıştı. Samsun’dan yükselen o ilk ışık, Biga’ya da ulaştı. Kurtuluş Savaşı sadece cephede kazanılmadı. Düşmanla işbirliği yapanlara, halkı sömüren çetelere karşı da mücadele verildi. Ve yine bu dönemde, Müftü Hamdi Bey’in öncülüğünde Biga Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu. Vatanseverlerin kararlılığıyla, Anadolu’nun her köşesinde olduğu gibi Biga’da da bir direniş ruhu yeşerdi. Silahı olan silahını, bilgisi olan bilgisini, duası olan duasını verdi.
Bu şehir, bir sınavdan geçti. Yunan işgali, İngiliz tehdidi… Ama yine de teslim olmadı. Rahman ve Ali çeteleri, Tahsin Efe ve nice isimsiz kahraman, dağlarda, ovada, sokakta mücadele etti. Ve sonunda, 18 Eylül 1922’de, Aşir Atlı Paşa’nın komutasındaki Türk birlikleri Biga’ya girdi. Hükümet binasında artık şanlı Türk bayrağı vardı. Bu bayrak, sadece bir kumaş değildir. Bu bayrak, Hamdi Bey’in son nefesi, Tahsin Efe’nin yarası, Dramalı Rıza’nın cesareti, bu halkın onurudur! Bu toprakların tarihi sadece savaşlarla dolu değildir. Aynı zamanda umutla, üretimle, çalışkanlıkla yoğrulmuştur. Bugün Biga, tarımda, sanayide, eğitimde, kültürde örnek bir şehir ise bu, geçmişin derslerini bilenlerin sayesindedir.
Biga sadece bir yer adı değildir. Biga, bir duruştur. Hakkın yanında durmanın, adalet için savaşmanın, zalime boyun eğmemenin adıdır. Bugün burada yalnız değiliz. Hamdi Bey burada. Tahsin Efe burada. Müftü Hamdi, Dramalı Rıza, Kani Bey burada. Ve onlar bir şey soruyor: “Emaneti taşıyor musunuz?” Cevabımız gür ve açıktır: Evet, taşıyoruz! Daha da yücelteceğiz! Çünkü biz Biga’yız! Çünkü biz Türkiye’yiz! Bu duygularla, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; tüm şehitlerimizi, gazilerimizi, kahramanlarımızı ve yol arkadaşlarını rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Yaşasın Biga’nın kurtuluşu! Yaşasın bağımsızlık! Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti! Ne Mutlu Biga’ya, Ne Mutlu Bu Topraklara Emeğini Verenlere, Ne Mutlu Türküm Diyene!" ifadelerini kullandı.
Biga Kaymakamı Ercan Kayabaşı ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Bundan tam 103 yıl önce Biga'da bir kahramanlık destanı yazıldı. Bağımsızlık ateşi, yürekleri adeta yakarak, ama aynı zamanda da kamçılayan bir hürriyet ihtirasına dönüşmüştü. Öyle ki o tarihte Biga'mızın kahramanları, Biga'mızın yiğit evlatları, genç, yaşlı, kadın, erkek demeden bağımsızlık uğruna canını, malını ortaya koymak suretiyle Biga'mızı düşmanın elinden temizleyip o lekeyi tarih sahnesine gömmek suretiyle bizim olan bu toprakların bizim olduğunu tüm dünyaya ilan etmiştir. Tarihten çıkaracağımız çok büyük dersler var. Geçmişini referans almayan, tarihinden feyz almayan hiçbir millet geleceğe asla yön veremez. Tarihimizi bileceğiz. Ecdadımızın kahramanlıklarını göreceğiz. Geleceğe o şekilde yön vereceğiz. Burada çok kıymetli gençlerimiz var. Ben onlara da özellikle ifade etmek istiyorum. Atalarımızın binbir yokluk içinde verdiği bu kahramanlık mücadelesini, yazdıkları o destanı ileri taşıyacak, cumhuriyetimizin, medeniyetimizin ve devletimizin kıyamete kadar ayakta kalmasını sağlayacak olan bizim aziz gençliğimizdir. Gençlerimiz kendilerini çok iyi yetiştirmek durumundadır. Bilimde, sanatta, fende, manevi değerlerde o kadar donanımlı olmalıyız ki, devletimiz çok daha ileri seviyelere gelebilsin. Bunu sağlayacak olan Allah'ın izniyle sizlersiniz. Bizlere düşen de Atalarımızın bu kahramanlık destanını, bu mirasını nesilden nesile aktarmak ve evlatlarımızı bu şuurda, bu istikamette yetiştirmektir. Görüyorum ki zaten Biga'nın aziz evlatları Biga'nın kurtuluşuyla ilgili ciddi bir heyecan içerisindeler, büyük bir hazırlık içerisindeler. Bugün de bu meydanı doldurmak suretiyle ecdadın mirasına sahip çıktıklarını bir kez daha göstermiş oldular. Katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum. Vatan müdafaasında şehit düşen kahraman şehitlerimize ve gazilerimize rahmet diliyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatanın her sathında vatanın müdafası için ezan dinmesin, bayrak inmesin diye mücadele veren bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum."
Törenin ardından Biga Garnizon Şehitliği'nde şehitler adına dua okundu. Biga Çarşı Camii'nde okutulan Mevlid-i Şerif ile programlar devam etti.
(Haber: Ahmet Tunç)
