Türk Tabipleri Birliği (TTB) acilen hak ettikleri ücretler ve çalışma koşulları, sağlıkta şiddete karşın etkin yasanın kabulü ve salgının meslek hastalığı olarak kabul edilmesi ana talepleri ile yeni bir eylem süreci başlattı. Çanakkale Tabip Odası'ndan, taleplerinin karşılanmaması durumunda, Türkiye genelinde TTB olarak, 8 Şubat tarihinde tek günlük grev yapacaklarını ifade edildi.

Çanakkale Tabip Odası'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Aylardır sağlık alanındaki sorunları görünür hale getirmek ve çözüm önerilerimizi toplumla paylaşabilmek için çeşitli eylemler düzenliyoruz. Eylemlerde bir yandan halkın sağlık hakkını korumak için mücadele ederken aynı zamanda sağlık çalışanlarının çalışma koşullarından kaynaklanan sorunlarını toplumla paylaşıyoruz.

Pandemi süreci, bu sağlık sistemi ile artık yol alınamayacağını çok açık bir şekilde gösterdi. Halkın sağlık gereksinimlerinin karşılanmasının önünde ki engeller her geçen gün artarken, bu engellerle birlikte sağlıkçıların yaşam koşulları da katlanılamaz hale geldi. Toplumun sağlığı sağlık çalışanlarının sağlığı ile mümkündür Pandemi tüm ağırlığı ve yıkıcı etkisiyle devam ediyor. Biz sağlık çalışanları bu ağır yükün altında kalmamanın mücadelesini veriyoruz.

Eğer bu ağırlığın altında kalırsak biliyoruz ki ezilecek olan toplumumuzdur. Taleplerimizle biraz olsun nefes alabilmenin mücadelesini veriyoruz. Sağlık hizmeti verenlerin nefes alamadığı çalışma koşullarında halkımızın yaşam hakkının giderek zorlaşacağını gücümüz yettiğince paylaşmaya, iktidara göstermeye çalışıyoruz. Sağlık çalışanlarının çalışma ve yaşam koşullarının düzeltilmesi talebimizin toplumun sağlık hakkı almasıyla doğrudan ilişkili olduğunu göstermeye çalışıyoruz.

“Sıtma Tedavisinin Gecikmesi Ölümcül Olabilir” “Sıtma Tedavisinin Gecikmesi Ölümcül Olabilir”

Emeğimizin karşılığı olan ücreti almayı, demokratik olmayan uygulamaların kaldırılmasını, iş güvencesi talebimizin karşılanmasını istiyoruz. Aynı zamanda, kamu kurumlarında halkın parasız sağlık hizmetini, kolay ve nitelikli almasının mücadelesini veriyoruz. Tüm bu haklı taleplerimizin karşısında iktidar bildiğini okumaya devam ediyor. Bizlere düşük ücreti, fazla çalışmayı, angaryayı, baskıyı, pandemiye uygun olmayan sağlık kurumlarında çalışmayı reva görürken, topluma da ücretli sağlık hizmetini, 5 dakikada muayene olmayı, aylar sonralarına verilen randevuları, hastalıkları ve ölümü hak görüyor. Bu sağlık sistemi sağlıksızlık getiriyor.

Bu sağlık sistemi yoksulu, yaşlıyı, çocuğu, kadını yani sağlık hizmetine daha çok gereksinimi olanları görmezden geliyor. Tüm bu kötülüklere, eşitsizliklere, baskılara, yaşam hakkımızı yok sayan uygulamalara karşı sesimizi tüm topluma duyurmanın ve çözümü onlarla birlikte yakalayacağımızın umudunu yitirmeden mücadelemizi sürdürüyoruz.

EMEK BİZİM SÖZ BİZİM, SAĞLIK HAKKI HEPİMİZİN

Biliyoruz ki biz sağlıkçılar susarsak toplumun nefes alması daha da zorlaşacak, biliyoruz ki biz karşı durmazsak toplumun nabzı daha zayıf atacak, biliyoruz ki biz gerçeği paylaşmazsak toplumun umudu zayıflayacak, biliyoruz ki biz yeter artık demezsek toplumun sağlık hakkı ile birlikte yaşam hakkı daha da zorlaşacak. Tüm bu sorunları görünür kılmak, çözüm önerilerimizi toplumla paylaşmak, daha da önemlisi umudumuz tükenmemiştir demek için yürüttüğümüz mücadeleyi daha da büyütüyoruz.

Bu süreçte nöbet eylemlerimizle, basın açıklamalarımızla, bildirilerimizle, beyaz önlüklerimizle sağlık ve yaşam hakkını daha görünür kılacağız ve 8 Şubat G(ö)REV eylemimizle birlikte mücadeleden asla vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha göstereceğiz. Biliyoruz ki halkımız bizim yanımızdadır, çünkü taleplerimiz tüm toplumun talepleridir.

İnanıyoruz ki 8 Şubat G(ö)REV eyleminde hastanelerden randevu almayarak, randevularını iptal ederek halkımız bu piyasacı ve yaşam hakkımızı tanımayan sağlık sistemine sağlıkçılarla birlikte dur diyecektir. Taleplerimiz Sizin İçin, Bizim İçin, Hepimiz İçin...

Sağlık Hakkı Mücadelesinde Yan Yanayız.

TALEPLERİMİZ BİZİM İÇİN, SİZİN İÇİN, HEPİMİZ İÇİN PARASIZ SAĞLIK İSTİYORUZ.

PANDEMİ DEĞİL PİYASACI SAĞLIK ANLAYIŞI ÖLDÜRÜYOR.

(Haber Merkezi)

Editör: Ahmet Tunç