23 Nisan bayramı, çelenk sunumuyla başladı 23 Nisan bayramı, çelenk sunumuyla başladı

Kazdağları'nda 350 bin ağacı katlederek bir orman ekosistemini yok eden Alamos Gold ve iştiraki Doğu Biga Madenciliğin Kirazlı'dan çıkarılmasına yönelik Çanakkale Valiliğine yaptıkları başvuru 06 Ağustos 2020 tarihinde reddedilmişti. Türkiye’nin yakından takip ettiği Kirazlı’da halkın ve çevre örgütlerinin mücadelesi sonuç vermiş ve Alamos Gold ve Doğu Biga Madencilik 13 Ekim 2021 tarihinde Kirazlı'dan tamamen tahliye edilmişti. Bu sayede, siyanür çukurları ve atık barajları kurulmadı, pek çok canlı ölümü ve daha fazla doğal yaşam alanının yok edilmesi önlendi. REHABİLİTASYON ÇALIŞMALARI BAŞLATILMADI Ancak, sebep olunan zararlar, kanuni yaptırımları olmasına karşın, resmi olarak CİMER iletişim yolu ile "Rehabilitasyon çalışmaları planlama dahilinde devam etmektedir" denilmesinin üzerinden bir yıl geçtiği halde, Eko-Kırım sahasında hala hiçbir çalışma başlatılmamıştır. 350 bin ağacın katledildiği alan, katledilen ağaçların "bedeli olarak" tahsil edilen 5 milyon USD, saha çalışmaları sırasında peşinen tahsil edildiği halde, rehabilitasyon bütçesi varken halen başlamadı. Kazdağları Ekoloji Platformu eş sözcüsü Burcu Özaydın tarafından okunan açıklamada “Her türlü baskıya, zorluğa, yıldırma ve para cezalarına rağmen, ormanlarımızı talancı maden şirketlerine ve onlara yol verenlere karşı savunduk, savunmaya da tüm kararlılığımız ve direncimiz ile devam edeceğiz. Çok açık olarak biliyoruz ki, vahşi madencilik yaşam alanlarımızı, su kaynaklarımızı ve iklim değişikliğiyle mücadeledeki en önemli unsur olan ormanlarımızı ve ekosistemimizi geri dönüşü olmamak kaydı ile yok ediyor” ifadeleri yer aldı. Burcu Özaydın, “Bu korkunç yıkım tablosunu, geçtiğimiz haftalarda artarda ve çok acı bir şekilde Giresun Şebinkarahisar ve Ayvalık'ta da, Vahşi madencilik yapılmasına müsaade eden ilgili kurumlar, yapmaları gereken denetlenmelerini de mevzuata, kanuna ve bilime göre yapmayarak, yani asli hiç bir görevlerini yerine getirmeyerek ve görevlerini ihmal edip, kötüye kullanarak, atık barajlarının çöküşüne ve doğanın ağır tahribatına sebep olmuşlardır” dedi. “ÖLÜM GETİREN VAHŞİ MADENCİLİK VE YIKIM PROJELERİNİ İSTEMİYORUZ” Kazdağı Ekoloji Platformu’nun yaptığı basın açıklamasında aşağıdaki hususlar da yer aldı: “Binlerce ton çok zehirli atık, su kaynaklarına, tarım alanlarına yayılmış ve başta bölge halkı olmak üzere çok geniş bir coğrafyada, pek çok canlı ve insan için tehdit oluşturmuştur ve oluşturmaya devam etmektedir. Hala tüm resmi kanallardan, sosyal medyadan hatta mecliste verilen soru önergeleri ile dile getirdiğimiz çağrılarımızla ilettiğimiz sorularımıza, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği bakanlığı cevap vermemekte, halkı bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirmemekte ve suç işlemeye devam etmektedir. Yakın tarihteki bu artarda yaşanan felaketleri göz önünde bulundurarak, sonuçları ölüm getiren vahşi madencilik ve yıkım projelerini, Kazdağları'nda ne pahasına olursa olsun istemiyoruz” denildi. “SORULARIMIZA, AÇIK VE NET YANITLAR ALAMIYORUZ” Kazdağları Kirazlı-Balaban bölgesindeki madencilik sahası için rehabilitasyon bütçesi olmasına rağmen bir yıldır çalışma yapılmamasını eleştiren açıklamada; “Kamuoyu önünde, yani halkın, milyonlarca insanın önünde, Haluk Levent'e Tarım ve Orman bakanının verdiği söz neden tutulmamaktadır? Neden Sayısız kez Orman Bakanlığı'na yaptığımız başvurulara ve sorularımıza, açık ve net yanıtlar alamıyoruz? Buradan bir kez daha sesleniyoruz: Kazdağları'nın kaybedecek vakti yok! Orman Bakanlığı görevini yerine getirmeli, Eko-Kırım alanı olarak tarihe geçmiş Kirazlı maden sahası acilen bilimsel ve ekolojik yöntemlerle rehabilite edilmelidir. Bu tarihi sorumluluk ilgili yasalarla da teminat altına alınmış bir yükümlülük ve zorunluluktur. Bu konuda görevlerini yerine getirmeyen tüm ilgili ve sorumlu memurlar hakkında, yargı yoluyla hesap soracağımızdan ve bu konunun takipçisi olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Yargı bazen yavaş işler ama mutlaka işler” denildi. “EKOLOJİ YIKIMLARI DURANA KADAR MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ” Yapılan tüm bu hukuksuz ve sorumsuz girişimleri kayıt altına aldıklarını ve kararlılıkla takip etmeye devam ettiklerini söyleyen Burcu Özaydın günü geldiğinde sorumlularla bağımsız mahkemelerde ve hukuk önünde mutlaka hesaplaşacaklarının altını çizdi. Özaydın, “Bizler Kazdağı Ekoloji Platfomu olarak, Kazdağları tamamen koruma altına alınana kadar ve ekoloji yıkımları durana kadar, bilim ve akıl ile ilkeli ve kararlı bir şekilde doğal yaşamı koruma ve yaşatma mücadelemize devam edeceğiz” diyerek sözlerini bitirdi.

Editör: TE Bilisim