Biga'da geçtiğimiz haftaya sele neden olan aşırı yağışlar sonrası barajlardaki doluluk oranı da belli oldu.

Edinilen bilgiye göre; baraj ve göletlerdeki doluluk oranları 7 Şubat Pazartesi günü itibariyle Taşoluk Barajı'nda yüzde 49, Bakacak Barajı'nda yüzde 36, Kaynarca Göleti'nde yüzde 64, Ayıtdere Göleti'nde yüzde 77, Kozçeşme Göleti'nde ve Hacıpehlivan Göleti'nde ise yüzde 100 olarak ölçüldü.

"DOLULUK ORANLARI İÇİN BİR İKİ HAFTA DAHA TAKİP ETMELİYİZ"

Biga Ziraat Odası Başkanı Güray Ergün ise Medya Lokum'a yaptığı değerlendirmede baraj ve göletlerdeki doluluk oranlarıyla ilgili; "Etkiledi mi diye sorarsak, şu anda Taşoluk Barajı yüzde 49. Bakacak Barajı yüzde 36. Baktığımız zaman Kocabaş Çayı'na inen su, barajlarımıza inmemiş. Bu da şunu gösteriyor. Çan'dan gelen suyun bizim damarlarımızı besleyen kanallarla hiç alakası olmamış. Bu doluluk oranları düşük. Geçtiğimiz yıl bu oran daha yüksekti. Birkaç hafta daha takip etmemiz gerekiyor. Ona göre karar vermek gerekiyor. Yağışlar, ovaya düşen su miktarı geçen yıla göre daha fazla görünüyor. Bizim bölgemiz yağışı sevmeyen bir bölge. Kuraklığı daha fazla seviyor kış ürünlerinde. İşte buğday, arpa gibi ot türlerinde. Bu yağışlar verim açısından da bizleri etkileyecek. Geçen seneki verimi alamayacağız gibi görünüyor. Aşırı yağışlar bitkiyi üzüyor" ifadelerini kullandı.

"TAŞOLUK'UN YETİŞMESİ GEREKİYOR"

Devlet Su İşleri'nin bu yılki en büyük projelerinden birinin Taşoluk Barajı'nın sulama kanalları olduğunu ifade eden Biga Ziraat Odası Başkanı Ergün; "Elektrik, gübre, mazot girdi maliyetleri diyoruz ya. Yazlık sulama sularında motopompların çalışabilmeleri için elektrik üretimine ihtiyaç var. Taşoluk Barajı bir an önce aktive olursa, kapalı sistem çalışırsa, en azından hem devletimiz hem de çiftçimiz elektrikten tasarruf etmeye başlamış olacak. Gümüşçay'da önümüzdeki hafta son askı listesine çıkılacak. Ondan sonra da yerler verilip, projenin Nisan ayında tamamlanacağını düşünüyoruz. İnşallah bu yağışlardan dolayı yavaşlamaz. Sistemin bir an önce faaliyete geçmesini bekliyoruz. Bütçe sorunu yok projenin. Belki de Devlet Su İşleri'nin Türkiye'deki en büyük yatırımlarından bir tanesi. 100 milyon liralık bir bedeli var" dedi.

"DEVLET SÜBVANSE ETMELİ"

Girdi maliyetlerinin çok arttığını söyleyen Başkan Ergün; "Enflasyonun düşmesi gerektiğini söylüyoruz ya. Enflasyon esasında çiftçinin üretimiyle düşer. Ne kadar bol üretim olursa ve çiftçi ne kadar ucuza mal ederse ürününü, enflasyon da bu şekilde düşer. İnancımız da bu bizim. Başka türlü enflasyon düşmez. Üre gübresi 760 liradan 550 liralara düştü son 1 ayda. 100 liradan 760 liraya yükselmişti döviz kuru hareketliliğinde. 100 liradan 550  lirayı baz alırsak üreticinin sırtına yüzde 500 maliyet bindiriyor bu. Gıda fiyatlarının, enflasyonun düşmesi için, çiftçinin düşük maliyetli gübreye, ilaca, mazota erişebilmesi gerekiyor. Bu da devletin sübvanse etmesiyle olur" şeklinde konuştu.

2bd696ba-c0a0-4d4b-b8ee-b18120ee2104

Başkan Ergün özetle şunları söyledi:

"ASIL ENFLASYON NİSAN'DA"

"Üretimden vazgeçiş olacak. Bir çiftçi Tarım Kredi'den geçen sene 40 bin lira limitle gübre alıyorsa, yapalım hesabını, 100 liraya almış gübrenin fiyatını. 400 çuval gübre alıyor. Bu sene 400 çuval gübre almak isterse, 200 bin lira ödemesi gerekiyor. Zaten Tarım Kredi'nin kredisine sermayesi yetmiyor. Eskiden gübreci de vadeli gübre veriyordu. Bu fiyatlarla hiç kimse vadeli gübre veremez. İnsanlar vadeli gübreye dahi erişemeyince ya üretimden vazgeçecek, ya da hiç atmayacak. Atmadığında ise 10 ton ürün alıyorsa, 2-3 tona düşecek. Verim kaybına, rekolte düşüklüğüne sebep olacak. Devletin gübre vermesi gerekiyor. Üretimi destekleyecek formüller bulması gerekiyor. Elektriği, mazotu, gübreyi düşük maliyetle üreticiye nasıl vereceğini planlamalı. Zaman kısalıyor. Nisan ayında üretim başlayacak. Esas enflasyon da, çiftçinin enflasyonu 2 ay sonra ortaya çıkacak. Şu anda çiftçi mazot harcamıyor. Tarlada bir hareket yok. Nisan ayında tarla hazırlanması, yazlıkların hazırlanması, karpuz, domates, çeltik... Biga'da kışlık hububat ekimi, yazlıklara göre çok düşük. Domates ekeceğiz, silajlık mısır ekeceğiz... Bunları yapmak zorundayız. Nisan ayından sonra ne olur, ne gider... Ukrayna-Rusya Savaşı ne olur... Savaş inşallah lafta kalır. Bu enerjiyi, gübreyi, doğalgazı etkileyecek."

"KÜÇÜK AİLE İŞLETMELERİNİ KAYBETMEMELİYİZ"

"Yeni ekim döneminde ben bütün çiftçilerimize gayret, kuvvet diliyorum. İşimiz çok zor. Başarabilecek miyiz... Başarabilecek çiftçiler var. Ama başaramayacak çiftçiler de var. İlaca, gübreye, mazota erişemeyecek çiftçiler de var. Kırsaldaki insanları artık şehre kaçırmamak lazım. Kırsaldaki insanlar şehre indiğinde şehrin de sorunu artar. Küçük çiftçiyi hiçbir zaman feda etmemeliyiz. Küçük aile işletmeleri bizim mihenk taşlarımız. Bu çok önemli. En fazla ezilenler de küçük çiftçiler olur her zaman. Müdahale edilmesi gerekiyor."

"Projelerimizi gündeme getireceğiz" "Projelerimizi gündeme getireceğiz"

(Haber: Ahmet Tunç)

Editör: Ahmet Tunç