BİGA’DA SEÇİMLER -BÖLÜM 5

1946 yılı içinde çıkarılan yasayla seçimler tek dereceli hale getirilmiş ve “ikinci seçmen” kavramı ortadan kaldırılmıştı. İkinci Dünya Savaşı’nın getirdiği yoksunluklar, CHP iktidarının otoriter yönetim tercihi, vergilerin yükünün azaltılaması, yoksulluğun geriletilemesi iktidara olan hoşnutsuzluğu alabildiğine arttırıyordu. Buna valilerin, kaymakamların, belediye başkanlarının, jandarmanın baskıcı uygulamaları  ve yolsuzluk söylentileri de eklenince muhalefet partisi olan DP’ye ilgi artmaya başlamıştı. DP, halktaki hoşnutsuzluğun nedenlerini propaganda malzemesi yapmakta gecikmiyordu. Biga gibi tarım ve hayvancılığın temel geçim kaynağı olduğu bir yerde ürünlerin gerçek değerini bulamaması CHP’ye olan öfkeyi arttırıyordu. Partinin lideri Celal Bayar, tarım ve hayvancılığa dayalı ekonomisi olan yerlerde konuşma yaparken “savaş yıllarında üretimi arttırıcı tedbirlerin alınmadığını” özellikle vurguluyor, bunun da karaborsaya neden olduğunu söylüyordu.

Seçimler 21 Temmuzda yapıldı. Normalde 1947’de yapılması gerekiyordu ancak CHP, muhalefetteki yükselişi görmüş ve henüz bütün illerde örgütlenmesini tamamlayamayan DP’yi baskın seçimle yenilgiye uğratmayı amaçlamıştı. Seçimlerde “açık oy gizli sayım” ilkesi uygulanacaktı. Bu, herkes oyunu açıkça, göstere göstere sandığa atmak zorundaydı ama sandık sayımı, görevliler dışında kimsenin giremeyeceği yerde gizli yapılacaktı.  Ayrıca çoğunluk sistemi uygulanacaktı; yani oyların fazlasını alan bütün milletvekilliklerini kazanacaktı. Valiler, kaymakamlar partili gibi davranıyorlar, birçok yerde propagandayı engelliyorlar, hatta muhalefet partilerinin örgütlenmesinin önüne engeller çıkarıyorlardı. Bu şartlarda yapılan seçimlerde, ülke çapında CHP oyların % 85’ini, DP ise % 13’ünü aldı. CHP, kendinden çok emindi. Milletvekili adayları şu isimlerden oluşuyordu: Aşir Atlı, Mazlum Bulak, Ali Fuat Erdem, Ziya Gevher Etili, Uluğ İğdemir, Sait Önen, Halit Sarıkaya, Burhanettin Teker.

Ancak  Çanakkale şaşırtmıştı. DP, il genelinde oyların yüzde ellisinden fazlasını aldığı için 6 milletvekilinin tümünü kazanmış sayıldı. buna göre Hüseyin Bingül, Niyazı Çıtakoğlu, Behçet Gökçen, İhsan Karasioğlu, Ali Rıza Kırsever ve Nurettin Ünen milletvekili oldular.

Hüseyin Bingül Ezineliydi, bir dönem belediye başkanlığı yapmıştı. İhsan Karesioğlu Balkan göçmeni bir Bigalıydı, çiftçilikle uğraşıyordu. Niyazi Çıtakoğlu, Ankara Üniversitesi’nde öğretim üyesiydi ve DP genel merkezinde listeye konmuştu. Behçet Gökçen diş hekimiydi. Ali Rıza Kırsever ve Nurettin Ünen de parti genel merkezinde aday listesine konmuşlardı.

Biga’da ve Çanakkale’de DP’nin beklenenin de ötesinde oy alması şaşırtıcıydı ama daha da önemlisi seçim öncesinde ve sandık başında yaşanan olaylardı. İktidar partisine oy vermeye zorlananlar, sandıklar açılınca izleyicileri uzaklaştırıp sayım yapmalar… Bütün bunlar öfkeye yol açıyordu. DP’nin bölgede böylesine yüksek oy olmasının bir nedeni İkinci Dünya Savaşı’nın zorluk ve yoksunluklarını en ağır şekilde yaşamış olmaktan kaynaklanıyordu. Varlık içinde darlık denebilecek bir durumdu. İkincisi seçim öncesi baskı uygulamaları geri tepmişti. Öyle görünüyor ki 1930 yerel seçimlerinden ders almamıştı Cumhuriyet Halk Partisi. Elbette bu sonucun bir başka boyutu daha vardı: Biga, çoğu kez muhalefetten yana tavır alan bir bölgeydi. Meclisi mebusan döneminde, Talat Paşa’nın en muktedir dönemlerinde Biga mebusu baş kaldırabilmişti.  İlk Meclis’te de bir milletvekili İkinci Grupla hareket etmişti. Yörenin bu karakteri elbette sosyolojik açıdan araştırılmaya değer.

1946 seçimlerinin ardından, iktidar partisi olmayacak bir hataya imza attı. Biga’nın idari olarak bölünmesi ve Balıklıçeşme’nin ilçe yapılması gündeme geldi. Bu bir cezalandırma yöntemi miydi bilinmez ama Biga’da büyük bir tepkiye yol açtığını raporlardan anlayabiliyoruz. Örneğin CHP Biga ilçe yönetiminin gönderdiği raporda şöyle deniyordu: “Kaymakamlık yaptığı araştırma ve incelemede Biga ilçesinin hal-i hazır toprak yüzeyi bir kare teşkil ettiğinden 113 köyü olan bu ilçe köylerinin yüzde sekseninin bir günde hem hükümet işlerini hem de ticaret ve alışveriş işlerini görüp köylerine dönmekte olduklarından merkeze olan mesafeleri itibarıyla ayrı bir ilçe teşkilatına zaruret olmadığı…” Rapor, siyasi açıdan da bir tepki niteliğinde cümlelerle devam ediyor: “ Partimiz cephesinden mütalaa edildiği takdirde bu yeni teşkilat aleyhimize olacaktır (…) Şimdi halkın kendi isteği olmaksızın hükümetimizin Biga için lüzumlu olmayan mahdut nüfuslu ilçeler teşkili prensibini tatbik ve tahakkuku için birçok köylüyü ve hatta partimiz üyelerini muhalefet partisi kucağına atmak bilmem ki ne dereceye kadar doğru olabilir?” Rapor, ilçe başkanı İ. Hakkı Kiymir imzasını taşıyor.

Biga CHP İlçe Kurulu’nun şiddetli tepkisine ve uzun bir karşı çıkış raporuna rağmen, Çanakkale İl Başkanlığı, her nedense, genel merkeze olumlu rapor bildirerek şöyle demişti: “Biga ilçesi başkanlığından gelen, Biga ilçesinin parçalanması ve Balıklıçeşme ilçesi kurulmaması hakkındaki yazı ve merbutları (ekleri) ilişik olarak sunulmuştur. Bu yazı üzerine il idare kurulu özel surette toplandı. İlçenin görüşüne iştirak edilmeyerek biga ilçesi dahilinde Balıklıçeşme’de yeni bir ilçenin kurulmasının her yönden faydalı olacağı kararına varıldığını üstün saygılarımla arz ederim.” İmza: İl İdare Kurulu Başkanı Kamil Baykal” (DAB:504-2023-1)

1946 seçimlerinin CHP açısından Çanakkale’de hezimet olması, birçok tartışmayı da beraberinde getirmişti. Sonuçta, yeni seçime yaklaşırken il yönetimi görevden alındı. Görevden alma yazısında şöyle deniyordu: “Çanakkale’nin son milletvekili seçiminde maruz kaldığı vaziyet dolayısıyle bir nöbet değiştirme lüzumunu gören Genel İdare Kurulumuz, geçici bir idare kurulunu iş başına getirmeyi faydalı bulmuştur. Eski arkadaşlarımızın parti manevi varlığının yüksek menfaati bakımından bu tedbirlerimizi hoş görürlükle karşılayacaklarını umarım.”

Bu başarısızlığın Biga’ya da yansıması kaçınılmazdı. Aynı günlerde Biga ilçe yönetimi de görevden alındı. Biga CHP ilçe yönetimi, genel merkez tarafından yeniden, şu isimlerden oluşturuldu: İbrahim  Timagor, İsmail Hakkı Kiymir, Tevfik Tüdeş, Hüseyin İkbak, Bekir Düven, Recep İkiz, Hilmi Başarır. (DAB: 148-588-3).

Niyazi Beyİhsan karasioğlu (1950)