Siyasi baktığımı düşünenler, yazının tamamını okumadan yorum yapacaklara sözüm yok. Eyvallah.

Çok değil daha birkaç hafta önce Biga Belediye Başkanı sayın Bülent Erdoğan havuz kafede basın mensupları ile kahvaltıda buluştu. Basın toplantısından sonra bir yazı yazmak niyetindeydim. Biga’da hem yoğun gündem içinde, hem de en doğru bilgileri paylaşabilmek adına biraz araştırma ve görüşmeler yapmam gerekti.

Kahvaltı gündeminde aslında ilginç olmayan ama Ak Parti yönetim kadrolarından özellikle yerel siyasetçilerden duymaya pek alışık olmadığımız itiraflar vardı. Pandemi etkileri, ekonomik kriz, ittifaklı seçim gibi nasipler ve kısmetlerden bahsediyorum...

Erdoğan toplantıda; pandemi ve pandemi sonrası yaşanan ekonomik krizden dem vururken gelir kalemlerine de birçok belediyenin yaptığı zamları yapmadıklarını söyledi. Erdoğan hatta Temmuz ayında maaşlar ile ilgili güncelleme çalışması yapılacağını ve 1 yıl içerisinde belediyenin tüm borçlarını ödeyebileceklerini de sözlerine ekledi ve ‘Belediye dediğimiz zaman kar amacı gütmeyen ve bütçesi olan bir hizmet kurumudur’ ifadesiyle cümlesini taçlandırdı.

Başkan beyin deyimiyle…

Evet, pandemi bu yönetime nasip oldu. Evet, ittifaklı seçim bu yönetime nasip oldu. Evet, ekonomik kriz bu yönetme nasip oldu. Oldu da. Pandemi tüm dünyaya nasip oldu. İttifaklı seçim tüm belediyelere nasip oldu. Ekonomik kriz de tüm hepimize nasip oldu. MHP’nin oyları olmasaydı, seçimi kazanmanın garantisi var mıydı?

Bunları kötü bir şeymiş gibi yanyana saymak, bahanenin ötesine geçer mi?

Toplantı sonrası belediye kreşlerinden bir veli ile yaptığımız tesadüfen görüşmede kendisine belediyeden gelen mesajı gösterdi.

Mesajda “Değerli velilerimiz 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren okul aylık ücretimiz 2000 TL olacaktır, Bilgilerinize…” ifadeleriyle Biga Belediyesi kreşlerine yapılacak zam duyurulmuştu.

Kreşler belediyeye geçtiği için önce şaşırdım. Çünkü Belediye Meclisi’nin alması gereken ve henüz görüşülmemiş bir maddeyle ilgili önceden veliler bilgilendirilmişti.

‘Mümkün değil’ dedim. Olamaz, diye düşündüm.

Az önce basın toplantısında belediye başkanı bizzat kendisi gelir kalemlerinde artış yapmadıklarını, gazeteciler olarak bizlere söylemişti.

Her şeyden önce Belediye Meclisi karar vermeden nasıl duyurulabilir böyle bir şey? Belediye Meclisi mi yok sayılıyor?

Bahsedilen artış yüzde 100.

Gıdadan kırtasiyeye, akaryakıttan enerjiye tüm zamların herkes farkında. Bazı zamlar zorunluluk haline geldi. Katılıyorum. Ulaşımda zam yapılabilir. O insanlar da evlerine ekmek götürmek zorunda. Son zamdan sonra kaç akaryakıt zammı geldi, ben sayamadım. Evet, vatandaş için fazla ama uygun bir oran bulunabilir. Yüzme havuzuna zam yapılabilir. Su tarifesine de belki uygun oranda zam yapılabilir.

Bunların hepsini bir yere kadar anlayabilirim.

Belediyenin her defasında övündüğü, çalışan annelerin çocuklarını tam gün, güvenle bırakabildiği, ne olursa olsun ödenebilecek rakamları baz alması gereken belediyenin kreşlerinden bahsediyoruz. Geleceğimizin teminatı dediğimiz çocuklarımızdan bahsediyoruz. Asgari ücretlilerin, dar gelirlilerin de çocuklarının kreşe gidebilme haklarından bahsediyoruz.

Siyasi baktığımı düşünenler, yazının tamamını okumadan yorum yapacaklara sözüm yok. Eyvallah.

Çanakkale Belediyesi kreşlerine zam yapmış. Okuduk ve Çanakkale’de Galatasaray Lisesi mezunu sosyal demokrat bir belediye başkanına ve sosyal demokrasiden dem vuran belediye meclisine yakıştıramadım.

Her konuda ahkam kesebilirsiniz. Her konuda konuşabilirsiniz.

Ama konu çocuklar olduğunda, herkes bahane üretmeyi bırakıp, siyasi davranmaktan vazgeçmek zorunda!

Bugün ne öğrendim bilin bakalım.

Biga Belediye Meclisi’nde üstünlük muhalefette. İktidar temsilcileri il belediyesi kadar zam isterken, muhalefet temsilcileri 1500 liralık kreş ücretini reva görmüşler. Anlaşmışlar.

Aklıma Sezar'ın Brütüs'e söylediği rivayet edilen son söz geldi.

Sen de mi Brütüs!

Yapmayın efendiler! Etmeyin efendiler!

Biga Belediyesi'ne önceki dönem 2 tane kreş kazandırılmasına kim bir söz söyleyebilir? Biga Devlet Hastanesi bahçesine bu dönem kreş yapmak ne güzel davranış değil miydi? Hangimiz bunu takdir etmeden geçebiliriz? İstihdamı, çocuklara yatırımı, sağlık personeline olan saygıyı göstermedi mi bu davranış?

Bunun üstüne böylesi bir zam istemek de neyin nesi?

Asgari ücretli böylesi bir enflasyonda evine mi kapansın? Çocuklarına devletin güvenli ellerine rahatça bırakamasın mı?

Biga Belediyesi’nin pandemide yaşadığı zorlukları vatandaşlar yaşamadı mı?

O kreşlerden tasarım tescilli direkler tasarlayabilen çocuklar, Sezen Aksu’lar, Ülgür Gökhan’lar, Bülent Erdoğan’lar çıkmasın mı?

Başkan Erdoğan’a, Cumhur İttifakı’nın değerli üyelerine, Millet İttifakı’nın değerli üyelerine, Bağımsız Meclis Üyeleri’ne sesleniyorum.

CHP yaptı, Ak Parti yaptı demeyin. Herkes sorumluluk alsın. Asgari ücretli ailelerin çocukları da bu kreşlere rahatlıkla gidebilsin. Bu çocukların eğitim hakkını, annelerinin çalışabilme hakkını ellerinden almayın.

Her şeyi bırakın. Sloganları gerçeğe dönüştürün. Gelecek seçimler için değil, gelecek nesiller için çalışın!.