KUPÜRLERDEN YANSIYANLAR

Geçen hafta İsmet İnönü’nün Biga mitingini yazmıştım. Bu hafta da İnönü’den iki yıl önce Biga’ya gelerek Biga ve çevre ilçelerden gelenlere hitap eden Celal Bayar’ın ziyaretinden bahsedeceğim.

Muhtemelen Hükümet Meydanında gerçekleşen mitinge çevre ilçe ve bucaklardan çok sayıda izleyici geldiği anlaşılıyor. Geçen haftaki yazıda da belirttiğim gibi İsmet İnönü’nün Biga’da yaptığı konuşma ile karşılaştırıldığında, Celal Bayar’ın konuşması günümüz anlamıyla bir miting konuşmasına daha çok benziyor... Bayar’ın konuşmasından önce yerel politikacıların da halka hitap etmesi mitingi daha etkili hale getirmiş olmalı. Celal Bayar’dan önce konuşanlar; Çanakkale İl Başkanı Dr. Süreyya Endek, Çanakkale Milletvekili İhsan Karasioğlu, Biga İlçe Başkanı Ali Rıza Güven, Edremit İlçe Başkanı Dr. Muharrem Tuncay, Bayramiç İlçe Başkanı Ali Sezer, Çan İlçe Başkanı Şaban Bilgin, Demokrat Partinin yayın organı Zafer gazetesinin Başyazarı Burhan Belge (Murat Belge’nin babası).

Daha sonra kürsüye gelen Celal Bayar konuşmasında, muhalefette olmanın verdiği avantajı da kullanarak, hem iktidarı eleştiriyor, hem de tam vatandaşın duymak isteyeceği vaatlerde bulunuyor. Konuşmasının bir yerinde Bigalılara 1946 seçimlerindeki destekleri için teşekkür de eden Bayar, “Siz, demokrasiye olan bağlılığınızı laflarınızla değil, reylerinizle ispat ettiniz” diyor.

***

Konuşmasının bir diğer önemli noktası da Bayar’ın sürekli eşitsizlik vurgusu yapması ve bu eşitsizliği Demokrat Parti’nin ortadan kaldıracağını söylemesi…

Hele haberdeki şu bölüm, sanki solcu bir partinin mitinginden manzara yansıtıyor ve Prof. Dr. İdris Küçükömer’in 1969’da yayınlanacak Düzenin Yabancılaşması adlı çalışmasındaki tespitlerini doğruluyor:

“Bayar, vergilerin ağırlığına misal olarak, seyahatlerinden birinde bir köylü vatandaşın yol vergisinin 12 liradan 18 liraya çıkarılmasını şu cümle içinde ifade ettiğini anlattı:

“Yol vergisi borcumu ödeyebilmek için yorganımı satıyorum. İmdadıma yetişin!”

Bu sırada dinleyiciler arasında bulunan bir köylü kadının:

“Çok doğru söylüyorsun. Zenginler altın bilezik takıyorlar; biz don bile bulamıyoruz” diye bağırdığı duyuldu.

Celal Bayar devamla, bu memlekette varlıklarına nispetle zenginin az fakirin ise çok vergi ödediğini söyledi ve:

“Hakiki müsavatı (gerçek eşitliği) temin etmek bir partinin vazifesidir. Bu müsavatsızlığı düzeltmek için biz de elimizden geldiği kadar çalışacağız” dedi.”

***

Eski Biga ile ilgili birçok şey öğrenebileceğim insanlarla yıllarca yan yana yaşayıp, o yılları konuşmamanın acısını çekerim zaman zaman…

Örneğin, 1980’lerin ortasında Biga Anadolu gazetesinde çalışırken, 1950’li yılların Demokrat Parti Biga İlçe Başkanlarından ve Çanakkale milletvekillerinden rahmetli Avukat Ahmet Hamdi Sezen gazetemizin kapı komşusuydu. Hiç azalmayan bir kederi olduğunu hatırlıyorum. Ne yazık ki oturup da 1950’li yılları konuşmayı denemedim bile. Avukat Erdem Tan’dan 30 yıl önce Ahmet Hamdi Sezen’le ilgili dinlediğim ve Erdem’i arayıp teyit ettiğim hatıralar ise 27 Mayıs darbesi esnasında Ahmet Bey’in yurtdışında olması ve uyarılara rağmen dönerek Yassıada’da yargılanması ile sınırlı. Erdem, Ahmet Bey’in siyasetten tamamen uzak durduğunu, konuşmayı bile pek sevmediğini söyledi. Sadece Turgut Özal’ın “Anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz” sözüyle ilgili, “Biz Özal’ın yaptıklarının yarısını bile yapsak hepimizi asarlardı” dediğini hatırlıyor.

***

Bugün ne yazık ki Celal Bayar’ın 1948’deki mitingini hatırlayan birini bulamadım.

Ancak, Terzi Mehmet Ali Akyıl Ağabey’den Celal Bayar’ın ikinci gelişini dinledim.

Mehmet Ali Ağabey, Celal Bayar’ın 1954 seçimlerinden önce, Cumhurbaşkanı olarak Biga’ya geldiğini ve Eyüp Bey’in Değirmeni’nde karşılandığını anlattı. Karabiga’dan gelen Bayar’ı karşılamaya o kadar geniş bir kalabalık gelmiş ki, birçok kişi ayakkabılarını kaybetmiş. Mehmet Ali Ağabey, yine de bu kalabalığın, Kore Gazisi Ahmet Özalp’i karşılayan kalabalıktan az olduğunu birkaç kez vurguladı. Ne yazık ki bu ziyaretle ilgili taradığım Milliyet, Cumhuriyet gazetelerinde bir kayıt bulamadım.

Mehmet Sokullu Ağabey de Celal Bayar’ın 1950’li yıllarda Savarona yatıyla Karabiga’ya gelişini hatırlıyor. Ancak Bayar bu gelişinde, sadece iskelede kısa bir süre bulunmuş ve Biga’ya gelmeden yatına dönmüş.

*** 

Söz uçar, yazı kalır…

Daha önce de yazmıştım, yerel gazetelerin değeri zaman geçtikçe daha iyi anlaşılıyor. Bildiğim kadarıyla 1948 yılında Biga’nın bir yerel gazetesi yok. Sadece Biga Postası adlı, 24 Kasım 1948 tarihli ilk sayısı elimde bulunan bir edebiyat gazetesi var. Bu gazetenin hiçbir nüshası Milli Kütüphane’de bile yok maalesef… Tamamen tesadüf eseri bir müzayedede görüp almayı başardım…

Ulusal basında ise Başbakan ya da Cumhurbaşkanının gelişi gibi ülkeyi ilgilendiren haberleri bulabilirsiniz ki, bunun bile garantisi yok.

Kütüphaneler olmasa unutulup gidecek olan Celal Bayar’ın Biga ziyareti ile ilgili bildiklerimiz ulusal gazetelerdeki haberlerle sınırlı.

Celal Bayar’ın Biga ziyareti ve mitingi, 12 Ağustos 1948 tarihli Cumhuriyet gazetesinin birinci ve üçüncü sayfalarında, Ali Kasabolu imzasıyla şöyle yer almış:

CELAL BAYAR BİGA’DA VERGİLERİN AĞIRLIĞINDAN BAHSETTİ

Vergilerde müsavatsızlığı (eşitsizliği) düzeltmek için çalışacağız

Demokrat Parti Başkanı diyor ki: “Biz, haklarımızı millete dayanarak istiyoruz. Gayemiz halka ağır bir yük haline gelen vergileri hâd dereceye indirmektir”

Beklenen büyük miting bugün saat 11 de yapıldı. Meydana Çan, Yenice, Bayramiç ilçelerinden ve Biga’nın Karabiga, Dimetoka (Gümüşçay), Gündoğdu bucaklarından ve köylerden gelen Demokratların da iştirakiyle büyük bir kalabalık toplanmıştı. Celâl Bayar’ın gelişi büyük tezahürlere yol açtı. İlk olarak Biga İlçe Başkanı Ali Rıza, Edremit Başkanı Dr. Muharrem Tuncay, Bayramiç Başkanı Ali Sezer, Çan Başkanı Şaban Bilgin konuştular ve Seçim Kanununun millete itimat telkin etmediği mevzuu üzerinde durdular.

Bunlardan sonra söz alan Burhan Belge dedi ki:

“4 senelik bir zamanın yarısını almış bulunuyoruz. Henüz iktidara varmış değiliz. Fakat milletin sevgisini kazandığımız için kalplerimiz müsterihtir.”

Müteakiben (ardından) kürsüye gelen Çanakkale İl Başkanı Süreyya Endek ile Çanakkale Milletvekili İhsan Karasioğlu da Seçim Kanununu bahis ettiler.

Bayar’ın hitabesi

Bilâhara alkışlar arasında kürsüye gelen D.P. Genel Başkanı Celâl Bayar, sözlerine şöyle başladı:

“Sevgili vatandaşlarım; gayemiz, demokrasiyi memlekete yerleştirmektir. Hürriyet mücadelesi yeniden başlamıştır. Memleketimiz, 1914-18 Harbinde mağlup olduktan sonra birçok kimseler ümitsizliğe kapıldılar. Fakat Türk milleti, azim ve fedakârlığıyla giriştiği İstiklal Savaşından, bütün mahrumiyetlere rağmen muzaffer çıktı.

O zaman ‘hâkimiyet kayıtsız, şartsız milletindir’ düsturuna dayanarak Büyük Milet Meclisini açtı.”

Vergilerin ağırlığı

Demokrat Partinin bugünkü hürriyet mücadelesinde de muzaffer çıkacağını kaydeden Genel Başkan, sözlerine şöyle devam etti:

“İktidara geldiğimiz vakit işlerin ne kadar doğru ve düzeninde gideceğini göreceksiniz. Biz haklarımızı millete dayanarak istiyoruz. Gayemiz halka ağır bir yük haline gelen vergileri had dereceye indirmektir.”

Bayar, vergilerin ağırlığına misal olarak, seyahatlerinden birinde bir köylü vatandaşın yol vergisinin 12 liradan 18 liraya çıkarılmasını şu cümle içinde ifade ettiğini anlattı:

“Yol vergisi borcumu ödeyebilmek için yorganımı satıyorum. İmdadıma yetişin!”

Bu sırada dinleyiciler arasında bulunan bir köylü kadının:

“Çok doğru söylüyorsun. Zenginler altın bilezik takıyorlar; biz don bile bulamıyoruz” diye bağırdığı duyuldu.

Celal Bayar devamla, bu memlekette varlıklarına nispetle zenginin az fakirin ise çok vergi ödediğini söyledi ve:

“Hakiki müsavatı (gerçek eşitliği) temin etmek bir partinin vazifesidir. Bu müsavatsızlığı düzeltmek için biz de elimizden geldiği kadar çalışacağız” dedi.

Orman meselesi

Bundan sonra orman meselesine geçerek, bu işin artık bir felaket derecesi halini aldığını kaydetti ve sözlerini şöyle bitirdi:

“Siz, demokrasiye olan bağlılığınızı laflarınızla değil, reylerinizle ispat ettiniz. Hepinizi hürmetle selamlarım, muhterem Bigalılar.”

Genel Başkan ve beraberindeki zevat, Biga’dan saat 14’te coşkun tezahürat arasında ayrılarak saat 16’da Çanakkale’ye vardılar. Oradan Eceabat yoluyla Gelibolu’ya geçerek saat 23’te kalkan vapurla İzmir’e hareket ettiler.

 bayar cumhuriyet kupür1

Cumhuriyet

Sene: 25

Sayı: 8621

Sayfa: 1 ve 3

12 Ağustos 1948 Perşembe

Celal Bayar Bigada

İsmet İnönü’nün ziyareti kadar olmasa da Celal Bayar’ın Biga’ya gelişiyle ilgili birkaç fotoğraf görmüştüm. Özellikle bir yanında Demokrat Parti İlçe Başkanı Ali Rıza Güven, diğer yanında Demokrat Parti Çanakkale Milletvekili İhsan Karesioğlu olduğu halde, (Gavur lakaplı) Ali Özer’in sunduğu ayranı içerken çekilmiş olan fotoğraf.

İkizler Ailesinin albümünde ise birçok Celal Bayar ziyareti fotoğrafı var. Gördüğünüz fotoğraf muhtemelen İkizler Sinemasının yazlık kısmında verilen yemek öncesi çekilmiş ve sağ alta tükenmez kalemle 11.8.1948 tarihi not düşülmüş. Tuğrul Bozkurt, Ali Kömürcüoğlu, Cahit Karakaya ve Aydoğan Ünver’in fotoğrafta tanıyabildiği kişiler ve benim Demokrat Parti milletvekillerinden bulabildiklerim ise şunlar:

24 Zühtü Zeren İş insanı ve Biga Belediye Başkanlarından (1958-1959)

26 Naim Kocaçelebi Emekli Polis şu an arzuhalci

27 Şoför Arnavut Çetin’in babası (?)

30 Emanetçi Ahmet Günister (Numan Esin’in Dayısı)

31 Emanetçi İsmail (Çavuşköylü, Vakıflar Bank’ın olduğu yerde emanetçi dükkânı vardı. Şeker Onbaşı Hüseyin Alkış’ın kardeşi)

32 Ali Rıza Güven DP Biga İlçe Başkanı, Veteriner

35 Süreyya Endik DP Çanakkale İl Başkanı ve 1950’de Milletvekili

36 Kenan Akmanlar DP Çanakkale Milletvekili (?)

37 Celal Bayar Dönemin DP Genel Başkanı, 1950-1960 arası Cumhurbaşkanı

38 Servet Sezgin Hukukçu, 1954 ve 1957’de DP Milletvekili, Sancak Tül Sanayi A.Ş. Genel Müdürlüğü ve Çanakkale Seramik Fabrikaları A.Ş. Genel Koordinatörlüğü yaptı. (Dünyaca ünlü bilim tarihçisi Prof. Dr. Mehmet Fuat Sezgin ve XII.-XV. Dönem Çanakkale Milletvekili, Cumhuriyet Senatosu Çanakkale Üyesi, Devlet ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Refet Sezgin’in ağabeyi)

39 İhsan Karesioğlu DP Çanakkale Milletvekili, (1948, 1950, 1954 seçimleri)…

44 Muharrem Tunçay Bayramiç İlçe Başkanı ve 1950’de DP Balıkesir Milletvekili

48 Recep İkizler Sinemacı, film yapımcı ve ithalatçısı

49 Prof. Dr. Ekrem Okyay 1993 yılına kadar Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Sosyal Tıp Bilim Dalı Başkanlığı yapan, Bigalı biliminsanı…

Bu isimlerde bir hata olduğunu düşünen veya tespit edilemeyen kişileri tanıyan varsa ve katkıda bulunurlarsa sevinirim.

Büyük bir ihtimalle bu fotoğrafta Demokrat Parti’nin Bayramiç İlçe Başkanı Ali Sezer ve Çan İlçe Başkanı Şaban Bilgin de var ama tanıyan birini bulamadım… Bu fotoğrafta değil ama daha sonra çekilmiş yemek fotoğrafında, Demokrat Parti’yi destekleyen Zafer gazetesinin Başyazarı, Murat Belge’nin babası Burhan Belge de görülüyor.